Sultangazi Mutlu Sonlu Masöz

Minimumından köşeli bir çeneyi, parlak mavi gözleri, hınzır gamzeleri seven kızlar için. Ne var ki kesinlikle, iyi bir saç ve sakal tıraşına ihtiyacı vardı. Cinder derin bir nefes aldı. “Seni benim istediğim gibi davranmaya zorladım ve bunu yapmamam gerekirdi. Gücümü fenaye kullandığım için özür dilerim.” Thorne, Cinder’ın metalden eline ve Sultangazi Mutlu Sonlu Masöz parmaklarından birinin ucundan  fırlamış tornavidaya bakarak gözlerini kırpıştırdı. “Sen az önce burada olan kızla aynı kız mısın?” diye sordu, güçlü Amerikan aksanına karşın, şaşırtıcı derecede berrak bir sesle.

Nedense Cinder, beyni yıkandıktan sonra insanın daha yalpalayarak hitabını beklemişti. “doğal ki öyleyim.” Thorne kaşlarını çattı. “azca önce daha güzel görünüyordun.” Sinirlenen Cinder, özrünü geri almayı düşündü ama bunun yerine, kollarını göğsünde kavuşturdu. “Subay adayı Thorne’du, değil mi?” “Kaptan Thorne.” “Kayıtların, askerden ayrıldığında bir subay adayı bulunduğunu belirtiyordu.” Thorne şaşkınca kaşlarını çattı, sonrasında yüzü aydınlandı ve bir parmağını Cinder’a doğru uzattı. “Kafanda bir ekran mı var?”

Sultangazi Mutlu Sonlu Masöz

Cinder yanağının içini ısırdı. “Eh, teknik olarak öyle denilebilir,” dedi Thorne. “ama artık bir kaptanım. Bu kulağa çok daha iyi geliyor. Kızlar çok daha fazla etkileniyor.” hiç de etkilenmeyen Cinder, duvarın öteki tarafındaki mekanik odasına doğru işaret etti. “Uzay gemine varabileceğimizi düşünüyorsan, benimle gelebileceğine karar verdim. Ama… Çok mevzuşmamaya çalış.” Cinder’ın mevzuşması daha bitmeden, Thorne yatağından inmişti bile. “Seni ikna eden şey, benim karşı konulamaz çekiciliğim oldu, değil mi?” Cinder iç geçirdi ve dışarı çıkardığı borulara basmamaya özen göstererek duvardaki delikten içeri girdi.

“Şu bahsettiğin uzay gemisi… Amerikan Ordusundan çalmış olduğun, değil mi?” “Ben onu ‘çalınmış’ olarak düşünmüyorum. Sonuçta, onu geri vermeye niyetim olmadığına dair bir kanıtları yok.” “Dalga geçiyorsun herhâlde?” Thorne omuz silkti. “Senin de bir kanıtın yok.” Cinder gözlerini kısarak adama baktı. “Aracı geri vermeyi gerçekten planlıyor muydun?” “belki.” Cinder’ın görüşünde turuncu bir ışık yanıp söndü -Sayborg programı, sarf edilen asılsızı ele geçirmiştı. “Ben de öyle düşünmüştüm,” diye mırıldandı. “Bu uzay gemisinin izini sürebilirler mi?” “normal olarak hayır.